Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Türkiye enerji piyasasının büyük bir dönüşümden geçtiğini belirterek, “Yılın 10 ayında elektrik üretiminde yerli ve yenilenebilir kaynakların payı yüzde 64'e çıktı. Yılı bu seviyelerde kapatabilirsek yaklaşık 1,5 milyar dolarlık tasarruf sağlamış olacağız.” dedi.
12. Uluslararası Enerji Kongresi ve Fuarı’nın açılışında konuşan Dönmez, enerji piyasasının 20 yıl önce kamu hakimiyetine dayanan bir yapıya sahip olduğunu anımsattı.
Dönmez, bugün hayata geçirilen serbest piyasa modelinin pek çok ülke tarafından rol model alındığını dile getirdi.
Üretimden dağıtıma kadar enerjinin her alanında yoğun altyapı çalışmasıyla enerjide arz güvenliği sorununa nokta koyduklarını aktaran Dönmez, şöyle konuştu:
"Elektrik ve doğal gaz borsalarıyla hem piyasa hacminin derinleştiği hem daha fazla oyuncunun piyasaya entegre olduğu hem de daha fazla rekabetin yaşandığı kalite ve müşteri memnuniyeti odaklı bir piyasa oluşturduk. Enerji teknolojilerinin yerlileştirilmesi adına enerji ve ham madde üretimi yaptığımız her alanda enerji kümelenmesini sağlayacak yerli üretim, yerli teknoloji, yerli Ar-Ge ve know-how transferine ağırlık verdik. Son 20 yılda yaşadığımız bu süreç değişim, devamlılık ve derinlik ekseninde gelişti. Bu gerçekleri temel alarak kurduğumuz milli enerji ve maden politikamız doğrultusunda çok yönlü bir enerji anlayışıyla enerjiye ve geleceğe yeni bir şekil verme gayretindeyiz."
Dönmez, yılın 10 ayında elektrik üretiminde yerli ve yenilenebilir kaynakların payının yüzde 64'e çıktığına dikkati çekerek, "Yılı bu seviyelerde kapatabilirsek yaklaşık 1,5 milyar dolarlık tasarruf sağlamış olacağız. Güneşten, rüzgâra, hidrolikten jeotermale ve biyokütleye kadar her alanda yeni ufuklar çiziyoruz, yeni hedeflere ilerliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Son 17 yılda kurulu gücün rüzgârda yaklaşık 400 kat, jeotermalde 78 kat, biyokütlede 38 kat ve hidrolikte 2,5 kat arttığını vurgulayan Dönmez, güneş enerjisinde 2008'e kadar kurulu gücü bulunmayan Türkiye'nin, bugün 5 bin 600 megavat kurulu güçle Avrupa'da 6., dünyada 12. sırada yer aldığını ifade etti.
Dönmez, kış mevsimi için de hazırlıkların tamamlandığına dikkati çekerek, doğal gaz depolarının neredeyse tamamının dolduğunu bildirdi.
Mini Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) projelerine de hız vereceklerini dile getiren Dönmez, "Mini YEKA için bu ay içinde ilana çıkıp, önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde sonuçlandırmış olacağız." dedi.
Enerji sektörü, 470 bini aşkın çalışanıyla bu yıl ilk kez Enerji Çalışanları Haftası’nı kutluyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’in geçen ay açıkladığı ve her yıl kasım ayının ikinci haftası yapılması planlanan Enerji Çalışanları Haftası başladı.
Enerji İletişim Grubu, 11-18 Kasım Enerji Çalışanları Haftası’na özel olarak sektör çalışanlarının yaptığı işin değerini ortaya koyan bir video hazırladı.
“Sizin için çalışıyoruz” teması işlenen video, enerji sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin sosyal medya hesapları üzerinden #sensizolmaz ve #enerjinizicinvariz etiketleriyle paylaşıldı.
Uzmanlık gerektiren enerji sektöründe, akaryakıt alanında 250 bin, elektrik üretim, dağıtım ve perakende alanında 80 bin, doğal gazda 10 bin, LPG’de 50 bin ve kamuda 80 bin olmak üzere 470 binin üzerinde çalışan bulunuyor.
Enerji Çalışanları Haftası ile yaşamın tüm alanlarında vazgeçilmez olan enerji sektörünün önemine dikkat çekilmesi amaçlanıyor.
Haftanın düzenlenmesinde geçen yıl çalışmalarına başlayan Enerji İletişim Grubu’nun (EİG) imzası bulunuyor. Başta medya mensuplarının ve tüm kamuoyunun doğru bilgiye ve kaynağa ulaşmasında, tüketicinin bilinçlendirilmesinde köprü görevi gören enerji sektöründeki iletişimciler tarafından oluşturulan EİG, Enerji Çalışanları Haftası’nın kutlanması yönünde öneride bulundu.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, verimlilik artırıcı projelere (VAP) 2013’ten bu yana yaklaşık 98 milyon liralık destek sağlandığını açıkladı.
Bakanlığın sitesinde yer alan açıklamaya göre, kompresörlerde verimlilik artırıcı proje, LED dönüşümü, aydınlatma sistemleri gibi birçok projeye destek sağlandı.
Söz konusu projelerin sayısının 2013, 2014 ve 2015 yıllarında sınırlı sayıda kaldığı görülürken, 2016 yılı itibarıyla projelerin sayısındaki artış dikkati çekti.
Destek sağlanan verimlilik artırıcı projelerle yılda toplamda 61 bin 446 petrol ton eşdeğeri enerji tasarrufu sağlanacak. Bu tasarrufun ekonomik değeri ise 84 milyon 742 bin lira olarak hesaplanıyor.
EPDK, 2020 yılında Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması’ndan (YEKDEM) 817 santralin yararlanacağını açıkladı.
Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Belgelendirilmesi ve Desteklenmesine İlişkin Yönetmelik hükümleri çerçevesinde 2020 yılında YEK destekleme mekanizmasından yararlanmak isteyen lisans sahibi tüzel kişilerin başvuruları Ön YEK Listesi kapsamında düzenlendi. Söz konusu Ön YEK Listesi EPDK internet sayfasında 15/11/2019 tarihi mesai saati sonuna kadar ilan edilecek. Yapılacak itirazların bu tarihe kadar EPDK’ya ulaştırılması gerekiyor.
2020 yılı Ön YEK Listesi’ne göre, 2020 yılında toplam 21.858,775 MW kurulu gücünde 817 santral Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması (YEKDEM)’ndan yararlanabilecek. 2019 yılında YEKDEM’den yararlanan santral sayısı 777 idi.
2020 yılında YEKDEM’den en fazla hidroelektrik santraller yararlanacak. Bir önceki yıla göre 2 adet düşse de santrallerden 461 tanesi hidrolik, 165 tanesi rüzgâr, 125 tanesi biyokütle, 49 tanesi jeotermal ve 17 tanesi güneş kaynaklı santrallerden oluşuyor.
Önümüzdeki yıl desteklenecek hidroelektrik santrallerin toplam kurulu gücü 12.444,8 MW iken, rüzgâr enerjisi santrallerinin 6.974,3 MW, jeoetrmal enerji santrallerinin 1.502 MW, biyokütle enerji santrallerinin 761,7 MW ve güneş enerjisi santrallerinin de 174 MW olarak kaydedildi.
Biyokütle santrallerine YEKDEM desteği 15,90 cent/kWh ile en yüksek iken bu rakam, güneşte 13,74 cent/kWh, jeotermalde 12,50 cent/kWh, rüzgârda 9,40 cent/kWh ve hidroelektrikte 9,30 cent/kWh.
Kaynak: Enerji Günlüğü
USTDA Hibe Projesi Kapanış Toplantısı 5 Kasım 2019 tarihinde Ankara, JW Marriott Hotel’de gerçekleştirildi.
Amerika Ticaret ve Kalkınma Ajansı (USTDA) hibe projesi kapsamında OSIsoft firmasının PI Sistemleri ve Dağıtım Şirketlerinin bu sistemden nasıl fayda sağlayacağı ve bu hibe projesi kapsamında Kayseri ve Civarı Elektrik Türk A.Ş.’nin (KCETAŞ) Gerçek Zamanlı Operasyonlarında Veri Entegrasyonu, Altyapı ve Analitik Pilot Projesi müşteri deneyiminin paylaşıldığı etkinlik, Ankara’da yoğun bir katılımcı ilgisiyle gerçekleştirildi. Başta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı temsilcisi olmak üzere, TEDAŞ ve TEİAŞ temsilcileri, Amerika Büyükelçiliği Amerika Ticaret ve Kalkınma Ajansı temsilcisi, Dağıtım Şirketlerinin temsilcileri ve Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneğinin (ELDER) bulunduğu etkinlikte, OSISoft Proje Müdürü Mike Monacella, Türkiye’de gerçekleştirilen ve Kayseri’de pilot çalışması yapılan bu projenin tüm dağıtım şirketlerinin ilgisini çekeceğini ve bu teknolojiye sahip olmak isteyeceklerinden emin olduğunu söyledi.
Konuşmacı olarak katılan ELDER temsilcisi Şadi Büyükkeçeci, kendisinin daha önce KCETAŞ’ta Genel Müdürlük görevinde bulunduğunu ve KCETAŞ’ın her konuda ilkleri gerçekleştirdiğini, yine gerçekleştirilen bu pilot proje ile bugün de KCETAŞ’ın reklamını çok güzel yapacağını düşündüğünü ifade etti.
USTDA Projeleri Koordinatörü Amerika Ticaret ve Kalkınma Ajansı temsilcisi Serdar Çetinkaya, USTDA hibe projelerine nasıl başvuru yapılacağı, hangi projelere hibe verildiği konusunda ayrıntılı bilgi paylaştı. Çetinkaya, daha önce farklı elektrik dağıtım şirketlerine de USTDA hibe projeleri ile destek verildiğini, bu sefer de KCETAŞ’ta güzel bir projenin gerçekleştirildiğini ifade etti.
Çetinkaya ayrıca, bu hibe projeleri sonrasında, yapılacak uygulamalarda Amerikan firmalarının da ihalelere girebilmesine fırsat tanıyan ve projenin yapıldığı ülkeye fayda sağlayan özellikle de Enerji Sektörünün projelerine her zaman destek olmaya devam edeceklerini kaydetti. Türkiye’deki değişik sektörlere çok fazla sayıda hibe proje desteği verildiğini, Enerji Sektöründe ELDER ile birlikte Akıllı Şebekeler Çalıştayı, Enerji Altında Çalışma, Yenilenebilir Enerji ve Jeotermal Enerji vb. hibe projelerinin gerçekleştirildiğini ve buna benzer projelere de destek vermeye devam edecekleri sözünü yineledi.
OSIsoft yetkilileri tarafından yapılan sunumlarda, PI Sisteminin mevcut farklı sistemlerden ve dağıtım varlıklarından gelen tarihsel verileri nereden aldığı, nasıl işleyip eş zamanlı olarak kullanıcıların hizmetine nasıl sunduğu, big datayı nasıl yönettiği ve dağıtım şirketlerine ne gibi avantajlar sağladığı konusunda ayrıntılı bilgi paylaşımında bulunuldu.
Kayseri ve Civarı Elektrik Türk A.Ş.’nin (KCETAŞ) Gerçek Zamanlı Operasyonlarında Veri Entegrasyonu, Altyapı ve Analitik Pilot Projesi kapsamında yapılan çalışmaları anlatan KCETAŞ yetkilisi, TEİAŞ’dan enerji alınan noktalardaki OSOS sayaçları üzerinden alınan veriler ile anlık olarak yüklerin takibinin yapıldığı ve cezaya girmeden yük dağılımlarını buna göre gerçekleştirdiklerini, ayrıca aydınlatma OSOS sayaç verileri üzerinde yapılan çalışma ile bölgesel arızaların anında tespit edilebildiğini ve müşterilerden çağrı gelmeden arızanın anlaşıldığını ve hızlı bir şekilde müdahale edildiğini söyledi.
Bakanlık, TEDAŞ, TEİAŞ ve diğer dağıtım şirketlerinden yetkililerin bulunduğu bu toplantıda, artık dağıtım faaliyetlerinde operasyonlardan daha fazlasının olduğu, yapay zekâ, öğrenen makinalar gibi konuların önümüzdeki günlerde bizleri çok meşgul edeceği ve bu türlü yenilikçi fikirlerden oluşacak projeler veya ürünlerin enerji sektörünün gelişimine çok büyük faydalar sağlayacağı, bu tür hibe projelerde artış olmasının beklendiği belirtildi.
Dicle Elektrik Dağıtım AŞ (Dicle EDAŞ), dağıtım bölgesi Siirt'te drone ile kaçak elektrik denetimi gerçekleştirdi.
Şirketten yapılan açıklamaya göre, Siirt'in Kurtalan ve Eruh ilçeleriyle kırsaldaki 20 köyü kapsayan bölgede dronelarla yapılan denetimde, 450 aboneden 110'unun kaçak elektrik kullandığı tespit edildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Dicle Elektik Siirt İl Müdürü Naci Obut, yaklaşan kış mevsiminde enerji sıkıntısı yaşanmaması için il genelinde kaçakla mücadele çalışmalarına hız verdiklerini ifade etti.
Obut, "Bu konuda sorumluluk bölgemizde titiz bir çalışma yürütüyoruz. Kırsalda yapılan denetimlerde herhangi bir güvenlik sorunu yaşanmaması için jandarma desteğinde görev yapıyoruz. Bölgede uçurulan dronelar sayesinde kaçak elektrik tüketenleri belirleyerek, koordinatlarıyla belgeliyor ve haklarında gerekli işlemleri yapıyoruz. Bu mücadeledeki amacımız müşterilerimize kayıpsız, kesintisiz ve kaliteli elektrik enerjisi verebilmektir." değerlendirmesinde bulundu.
Yeşil bankacılık ve risk yönetimi kriterlerinin gerçek dünya bankacılık ve yatırım pratiğine hiçbir etkisi olmadığı tespit edildi.
Boston Common Asset Management (BCAM)’ın raporu, küresel bankacılık sektörünün iklim değişikliğiyle mücadelede başarısız olduğunu ortaya koydu.
Rapora göre, bankaların yaklaşık yüzde 40’ı sadece yüzeysel bir ilerleme kaydederken, iklim değişikliği nedeniyle hiçbir yeni finansman mekanizması veya finansman kısıtı geliştirmiyor.
Ayrıca, fosil kaynaklara sağlanan finansman da giderek artıyor.
BCAM, bankaları operasyonlarını karbonsuzlaştırmaları için temiz stratejiler uygulamaya davet ederken, “düşük karbon” ve “yeşil finansman” gibi önemli terimleri nasıl betimlediklerini de açığa kavuşturmalarını istedi.Kaynak: Smart Energy International
İsveç’te bulunan Chalmers Teknoloji Üniversitesi, güneş enerjisini ısı olarak depolayan bir molekül üzerinde çalışıyor. Depolama çözümünün enerjiyi onlarca yıl saklama potansiyeli bulunuyor.
Üniversitede görev yapan Prof. Kasper Moth-Poulsen, projenin güneş enerjisini yakaladıktan sonra istenilen süre boyunca saklayabilen ve içeriğinde karbon, nitrojen ile hidrojen bulunan bir molekülü baz aldığını belirtti.
Projede, ihtiyaç halinde bir katalizör yardımıyla kimyasal tepkimeye giren molekül, bu sayede yakaladığı enerjiyi ısı halinde serbest bırakıyor.
Muadil yöntemlere göre çok daha karbon ayak izi ölçeğine sahip teknik sayesinde yakalanan enerji onlarca yıl saklanabiliyor. Bu sürenin lityum iyon pillerde beş ila 10 yıl olduğu belirtilirken, söz konusu molekül, güneş ışınlarından yayılan enerjiyle temas ettiğinde bu enerji yakalıyor.
Soğuk bir sıvıda hapsedilen enerji, ihtiyaç ortaya çıkana kadar burada bekletiliyor. Enerji ihtiyacı anında ise bir katalizöre maruz bırakılan sıvı ve içinde moleküller ısınıyor ve enerji sıcaklık olarak salınıyor.
İşin çarpıcı yönü ise bu moleküllerin sıvı harici ortamlarda da depolanabileceğinin bulunmuş olması. Moth-Poulsen’in ekibinin bulduğu limanat kaplama sayesinde bahsi geçen moleküller, kumaştan cama birçok malzeme üzerine uygulanabiliyor.
Geliştirdikleri yöntem için yatırımcı arayışına giren bilim ekibinin bir sonraki hedefi ise güneş ışınlarından ısı haricinde elektrik de üretebilmesi amaçlanıyor.
Kaynak: Energy Reporters
Alman hükümeti, 2020 yılından itibaren elektrikli araç alımını artırmak için teşvikleri artırmayı planlıyor.
Alman hükümeti 2030 yılına kadar 10 milyon elektrikli aracın yollarda olmasını istiyor. Bu hedef içinse yetkililer önümüzdeki yıl teşviklerin daha arttırmayı planlıyor.
Edinilen bilgilere göre Alman hükümeti, 2020 yılından itibaren beş yıl boyunca elektrikli araçlar için verilen hibelerin %50 oranında artırılması planlanıyor.
Şansölye Angela Merkel Volkswagen’in Zwickau fabrikasında lansmana katıldı. Merkel buradaki konuşmasında; politikacı olarak görevlerinin, yeni teknolojik yeniliklerin dayanabileceği bir çerçeve oluşturmak olduğu belirterek, hükümetin elektrikli otomobil şarj istasyonları inşa etmek için 2035’e 3,5 milyar avro (3.90 milyar dolar) yatırım yapacağını ifade etti.
Merkel, Almanya’nın 2030 yılına kadar 1 milyon şarj istasyonuna ihtiyaç duyduğunu ve otomobil üreticilerini ve kamu hizmet şirketlerini gerekli altyapının oluşturulmasına yardımcı olmak için rol oynamaya çağırdığını söyledi.
Bunlara ilaveten, Alman otomobil üreticileri, Avrupa Birliği’nin almış olduğu 2007-2021 yıllarında %40, 2021-2030 yıllarında %37,5 oranında karbon emisyonlarının azaltılması kararının itici gücüyle elektrikli araçlar üretme planlarını hızlandırdığı gözlemleniyor.
Kaynak: Reuters
Hollanda’da kurulumu tamamlanan ve yaklaşık 4 bin konutun elektriğini karşılayacak olan 14,5 MW’lık ülkenin en büyük yüzer güneş santrali Sekdoom elektrik üretimine başladı.
Alman BayWa ve Hollandalı GroenLeven şirketleri ortaklığıyla Zwolle kenti yakınlarında kurulan 14.5MW kapasiteli Hollanda’nın en büyük yüzer güneş santrali açıldı.
Kurulumu sadece 6 hafta süren ve 40 bin güneş panelinden oluşan Sekdoom Güneş Enerjisi Santrali yaklaşık 4 bin evin elektrik ihtiyacını karşılayacak.
Kaynak: Forbes
Dünya Enerji Görünümü 2019
Uluslararası Enerji Ajansı’nın Dünya Enerji Görünümü 2019 raporu, küresel enerji sektöründeki son gelişmelerden bölgesel dinamiklere birçok konuya ve enerji teknolojilerinin geleceğine ışık tutuyor.
Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
