SEKTÖRDEN HABERLER
Çin ile Nükleer Santral Görüşmelerinde Sona Doğru

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Trakya’da yapımı planlanan nükleer enerji santraline yönelik Çin ile görüşmeler yürüttüklerini belirterek “Hükümetler arası anlaşmayı birkaç ay içinde sonuçlandırmak için çalışıyoruz” dedi.

Bakan Bayraktar, Çin ziyareti sırasında Çin Merkez Televizyonu tarafından yönetilen ve 24 saat İngilizce yayın yapan CGTN haber kanalının soruların yanıtladı.

Bayraktar, Türkiye’de enerji alanında belirlenen hedeflere ulaşmak için çeşitli adımlar atılması gerektiğine işaret ederek, "Yenilenebilir kaynaklarımızı kullanmamız, enerji çeşitliliğimize nükleeri de eklememiz, geçiş yakıtı olarak doğal gazı kullanmamız gerekiyor. Kritik mineraller ile depolama ve hidrojen gibi bazı yeni teknolojilere de yatırım yapmamız lazım" diye konuştu.

Çin'in yenilenebilir ve nükleer enerji alanında küresel anlamda önemli bir konumda olduğunu ifade eden Bayraktar, "Çin, dünyadaki büyük yenilenebilir ekipman tedarikçilerine ve yenilenebilir enerji jeneratör şirketlerine sahip. Birçok yeni nükleer reaktör inşa ediyor. Dolayısıyla bu alanlarda ortak bir anlayış ve hedeflere sahip olduğumuzu düşünüyorum. Bu nedenle Çin ile enerji alanında iş birliğine büyük önem veriyoruz” dedi. Bayraktar, Ekim ayında Çin'de düzenlenecek uluslararası madencilik konferansına konuşmacı olarak davet edildiğini anlatarak “Büyük ihtimalle Çin Doğal Kaynaklar Bakanlığı ile madencilik alanında iş birliğine ilişkin bir tür çerçeve anlaşması imzalayacağız" ifadelerini kullandı.

Kritik minerallerin sadece Çin veya Türkiye için değil aynı zamanda küresel ekonomi için de hayati önem taşıdığını vurgulayan Bayraktar, yeşil enerjiye geçiş sürecinde elektrikli araçlar ve piller gibi yeni teknolojilerde kullanılacak çok fazla ham maddeye ihtiyaç olduğunu dile getirdi. Bayraktar, Çin ile nükleer alanda iş birliğinin 2016'ya dayandığını kaydederek “Çinli bir firma ile iş birliği anlaşması imzalamıştık. O tarihten bu yana önemli tüketim bölgelerimizden biri olan Trakya'da 4 nükleer reaktör inşa etmek için görüşmelerde bulunuyoruz. Artık önümüzde daha sağlam bir yol haritası var ve umarım bu şirketle tüm bu görüşmeleri sonuçlandırabileceğiz" diye konuştu.

Nükleer enerji projesine yönelik hükümetler arası anlaşma imzalanırsa iki ülke için de büyük bir ortaklık olacağına dikkati çeken Bayraktar, "Bu hükümetler arası anlaşmayı birkaç ay içinde sonuçlandırmak için çalışıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: ETKB

EPİAŞ’ta İlk Gönüllü Karbon Kredisi Alım-Satımı Gerçekleşti

Enerji Piyasaları İşletme AŞ (EPİAŞ), gönüllü karbon kredilerinin alım-satımına aracılık edecek yeni platformunu devreye aldı. Konu ile ilgili konuşan EPİAŞ Genel Müdürü Taha Meli Arvas, “EPİAŞ’ın yeni yazılımı, gönüllü karbon projelerine bağlı olarak üretilen karbon kredilerinin alım-satımına aracılık edecek. Ticarete konu edilen karbon kredileri, Gold Standard ve VCS (Verified Carbon Standard) gibi uluslararası kuruluşlar tarafından onaylanarak elde ediliyor. Bu krediler genellikle karbon ayak izlerini dengelemek isteyen şirketler tarafından talep edilmekle birlikte Emisyon Ticaret Sisteminde tamamlayıcı bir işlev de görüyor. Bugün ilk eşleşmenin gerçekleştiği platformumuz karbon kredisi ticaretinin güvenli ve etkili bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlayacak. Ülkemize ve sektörümüze hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

Bu platform, karbon kredilerinin ticaretini kolaylaştırarak çevresel sürdürülebilirliğe katkıda bulunmayı hedefliyor.

Kaynak: EPİAŞ

Türkiye, Yenilenebilir Enerjiye 2035'e kadar 73 Milyar Dolarlık Yatırım Planlıyor

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji İşleri Genel Müdür Yardımcısı Ramazan Usta, Türkiye'nin Ulusal Enerji Planı kapsamında 2035'e kadar yenilenebilir enerjiye 73 milyar dolar tutarında yatırım yapmayı planladığını söyledi.

Enerji Depolama Sistemleri Derneği (EDSİS) ve Enerjide Dijitalleşme Derneği (EDİDER) tarafından 2. Enerji Depolama Sistemleri Zirvesi kamu ve özel sektörden paydaşların katılımıyla Ankara'da düzenlendi. Usta, buradaki konuşmasında, "Nisan sonu itibarıyla yenilenebilir enerji kaynaklarımızın toplam kurulu gücü 63 bin megavat değerlerine ulaşmış durumda. 110 gigavat civarındaki gücün yaklaşık yüzde 58'i yenilenebilir kaynaklı elektrik üretim tesislerine bağlı” dedi.

Usta, Bakanlık tarafından hazırlanan Ulusal Enerji Planı'na göre elektrikte toplam kurulu gücün 2025'e kadar 116 bin 200, 2030'a kadar 149 bin 100 ve 2035'e kadar 189 bin 700 megavata ulaşmasının hedeflendiğini bildirdi. Türkiye'nin 2023'te 326 milyar kilovatsaat düzeyinde olan elektrik üretiminin 2035'e kadar yıllık ortalama yüzde 3,5 artışla 507 milyar kilovatsaate ulaşmasının öngörüldüğünü belirten Usta, "Bu hedeflere ulaşmak için 2035'e kadar en az 73 milyar dolar tutarında yenilenebilir tesis yatırımı yaparak, toplam 74 bin 353 megavat kapasitesindeki yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı cari bir sistemi işletmeye almak durumundayız” diye konuştu.

Usta, öngörülen hedeflere ulaşılması durumunda toplam 703 milyar metreküp doğal gaz ithalatı, 226,5 milyar dolar cari açığın önüne geçilebileceğini söyledi. Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği Başkanı İbrahim Erden de Türkiye'nin rüzgarda kurulu gücünün 12 bin 400 megavata, elektrikte toplam kurulu güçteki payının yüzde 11'e ulaştığını kaydetti.

Kaynak: AA

“Enerjide Kadın İstihdamı Arttı Ama Bu Yetmez”

Yeşil Yakalı Kadınlar Derneği YEYKAD Başkanı Sedef Budak, enerji alanında kadın çalışan oranı 2002’ye göre 5 puanlık artışla yüzde 20’ye yükselse de şirketlerin cinsiyet eşitliği konusunda eğitime ihtiyacı olduğunu söyledi. Budak, Enerji Günlüğü’nün sorularını özetle şöyle yanıtladı:

“Bilimsel olarak bir teyit verememekle beraber istihdam oranında bariz bir artış olduğunu biz görüyoruz. Fuarlarda görüyoruz, toplantılarda görüyoruz. İş başvuruları olumlu sonuçlandığında bize ulaşan güzel haberlerden, üye arkadaşlarımızdan ve şirketlerden duyuyoruz. Daha önce bu konuda gerçek anlamda herhangi bir bilimsel çalışma yapılmamıştı. Biz 2022 yılında enerji sektöründe cinsiyet eşitliği konulu bir rapor hazırladık. Akademisyenler ve uzmanlardan oluşan bir ekip kurduk. Yaklaşık 32 firma ile çalışıldı ve veriler alındı. Ayrıca kırktan fazla üretici şirket ile mühendislik firmalarından kadın arkadaşımızla birebir mülakatlar yapıldı. 2022 yılı içinde yüzde 15’lik kadın istihdamı tespit ettik. Biz bu konudaki ikinci raporumuzu tamamladık. Yakında kamuoyuna açıklanacak raporumuzu bu sefer Enerji Dinamikleri Raporu adıyla hazırlandı. Elde ettiğimiz veriler toplamda kadın istihdam oranının ortalama yüzde 20’lik bir seviyeye ulaştığını görüyoruz. Evet, iki yıl öncesine göre kadın istihdamında bir artış gözükmekle beraber, ikinci çalışmada yer verebildiğimiz şirketlerin sayısı maalesef daha az oldu. Çalışma kapsamında daha fazla şirkete ulaşmakla beraber maalesef herkesten geri dönüş geri besleme alamadık. Bir öncekinde 32 tane iken bu sefer 25 firmaya ulaştık ve burada mavi yaka, beyaz yaka, üst yönetici çalışanlara baktık.”

Kaynak: ENERJİ GÜNLÜĞÜ

“Enerjimi Koruyorum” Sosyal Sorumluluk Projesi İle Çocuklar Bilinçleniyor

Enerjisa Enerji bünyesinde elektrik dağıtım hizmetleri veren Enerjisa Dağıtım Şirketleri, sorumluluk bölgesi başta olmak üzere Türkiye’nin farklı noktalarında ‘Enerjimi Koruyorum’ sosyal sorumluluk projesi kapsamında ülkemizin geleceği çocukları enerji tasarrufu ve verimliliği konusunda bilinçlendirmeye devam ediyor.

Enerjimi Koruyorum sosyal sorumluluk projesi kapsamında 2010 yılından beri 15 ilde 750 okulda 7-13 yaş arasındaki geleceğimizin teminatı olan 360 binden fazla öğrenciye ulaşılarak enerji verimliliği ve tasarruf eğitimleri verilirken, “Daha İyi Bir Gelecek” konulu Öykü Yarışması, Küsmesin Yıldızlar Tiyatrosu ve Enerji Koruyucuları eğitimleriyle de çocukların bilinçlendirilmesi amaçlanıyor.

Bu yıl 14. Yaşını kutlayan uluslararası ödüllü “Enerjimi Koruyorum” sosyal sorumluluk projesi kapsamında düzenlenen Küsmesin Yıldızlar isimli tiyatro gösterisi de öğrencilerle buluşmaya devam ediyor. Küsmesin Yıldızlar tiyatrosu ile daha iyi bir gelecek için çocukların enerji kaynaklarını verimli kullanmaları ve enerji tasarrufu konusunda farkındalık oluşturmak hedeflenirken, tiyatro sevgisi de aşılanıyor.

Küsmesin Yıldızlar tiyatro turnesine bu yıl Enerjisa Dağıtım Şirketleri Başkent EDAŞ, Ayedaş ve Toroslar EDAŞ sorumluluk sahasındaki iller olan, İstanbul Anadolu Yakası, Zonguldak, Kastamonu, Ankara, Mersin, Adana ve Gaziantep ev sahipliği yaptı. Bahçeşehir Koleji ve Doğa Koleji ile yapılan iş birliği ve devlet okullarının katılımıyla bu yıl gerçekleştirilen tiyatro turnesi 1 ay gibi kısa sürede 30 kez sahnelenerek 10 bin çocuk ile buluştu.

Enerjimi Koruyorum sosyal sorumluluk projesi kapsamında 3. kez düzenlenen ve Türkiye çapında 3. ve 4. Sınıflar arası çocukların katıldığı öykü yarışmasına bu sene rekor katılım gerçekleşti. Çocuklar birbirinden renkli ve yaratıcı öykülerle yarışmaya katılarak yazma yeteneklerini geliştirirken aynı zamanda yaratıcılıklarının sınırlarını zorlama şansını elde etti.

UEDAŞ’ın “Enerjini Geleceğe Taşı” Projesi Ankara’da

UEDAŞ’ın 2021 yılında hizmet bölgesindeki Bursa, Balıkesir , Çanakkale ve Yalova’da Milli Eğitim Bakanlığı ile yaptığı iş birliği kapsamında okulları gezerek VR teknolojisi destekli geliştirdiği oyunu öğrencilere sunuyor.

“Enerjini Geleceğe Taşı!” sloganıyla yola çıkan UEDAŞ, 100 yıl sonrası tasarruf yapılmış ve yapılmamış 2 farklı senaryo canlandırılarak, öğrencilere tasarruf ve verimliliğin önemini eğlenceli ve interaktif yollarla aktarıyor.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji Verimliliği Genel Müdürlüğü’nün Aklınla Verimli Yaşa projesiyle Ankara’ya taşınan Enerjini Geleceğe Taşı ile 6 okulda 200’ün üzerinde öğrenciye ulaşıldı.

Projede 8-13 yaş arası çocuk ve öğrenciler için farklı eğitici mobil oyunlardan, yetişkinlere de hitap edecek sosyal medya yarışmalarına ve dijital seminerlere kadar birçok etkileşimli adım da gerçekleşiyor.

DÜNYADAN HABERLER
Şebeke Dijitalleşmesi Avrupa'da Güç Sistemi Verimliliğini Artırabilir, Ancak Hala Kullanılmayan Potansiyel Var

Avrupa'nın elektrik şebekesi, iddialı karbonsuzlaştırma hedefi ile büyük bir dönüşüm geçiriyor. Küçük ölçekli yenilenebilir enerji kaynaklarının, elektrikli araçların ve ısı pompalarının doğrudan dağıtım seviyesine bağlandığı geleneksel şanzıman ağırlıklı modelden yeni bir güç sistemi ortaya çıkıyor. Bu evrimi sağlamak için, dağıtım sistemi operatörlerinin şebekeyi genişletmesi, modernize etmesi ve dijitalleştirmeli gerekiyor. Eurelectric’in Avrupa dağıtım sistemi operatörlerinin dijital olgunluğunu değerlendirmek için yaptığı çalışmaya göre dijitalleşme, elektrik şebekesini inşa ederken, işletirken ve bakımını yaparken verimliliği büyük ölçüde artırabilir, ancak hala kullanılmayan potansiyel var.

Günümüzde dağıtım sistemi operatörlerinin güvenilir bir güç kaynağı, şebeke bağlantılarına uyum sağlamaları, müşteri gizliliği ve siber güvenlik için veri akışlarını güvence altına almaları gerekmekte. Ancak Avrupa'nın şebeke genişleme hızı, yeni müşteri bağlantılarına yönelik talebin gerisinde kalmış bulunuyor. Mevcut altyapı ve teknoloji sistemleri genellikle onlarca yıllık ve şebeke sistemine eklenen sayısız veri noktasından faydalanmak için tam donanımlı değil. Esneklik yönetimi de gelecekteki ihtiyaçlarla başa çıkabilecek kadar olgunlaşmamış durumda.

Yenilenebilir enerji kaynaklarının payının artması, değişken ve merkezi olmayan yapıları nedeniyle daha fazla şebeke planlaması ve daha iyi tahmin gerektirmekte. Yenilenebilir enerji kaynaklarının 2030 yılına kadar Avrupa'nın nihai enerji kullanımının yüzde 42,5'ini oluşturacağı düşünüldüğünde, dijital hazır altyapı kritik bir ön koşul olarak öne çıkıyor.

Wired for Tomorrow çalışmasının bir parçası olarak, 30 Avrupalı dağıtım sistemi operatörü ile bir anket yapıldı. Buna göre düzenleme, dijitalleştirilmiş bir şebekenin önündeki en büyük dış zorluk olarak tanımlanırken onu beceri eksikliği izledi. Buna karşılık, düzenlemenin açık olduğu ve siber güvenlik gibi yatırımları desteklediği durumlarda, dağıtım sistemi operatörleri arasında dijital olgunluk en yüksek seviyede yer aldı.  

Ulusal düzenleyicilerin, dağıtım sistemi operatörleri için uygun tazminat sağlayarak dijitalleşme yatırımlarını teşvik etmesi gerektiği ifade edilen yazıda, buna paralel olarak, ikiz yeşil ve dijital dönüşümler kapsamında “elektrik piyasası tasarımından - yenilenebilir enerji direktifine, veri ve yapay zeka yasasına kadar getirilen yeni mevzuatların, sektörler arasında tutarlı bir şekilde uygulanması, örtüşmesi ve tutarsızlıkların önlenmesi gerektiğine işaret edildi.

Kaynak: EURELECRTRIC

"İklim Müzakereleri Temiz Enerji Finansmanında Yoğunlaşmalı"

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Fatih Birol, bu yıl Bakü'nün ev sahipliğinde düzenlenecek Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi COP29'da en kritik gündem maddelerinden birinin iklim finansmanı olduğunu belirterek, "Müzakerelerin, gelişmekte olan ülkelerin temiz enerji teknolojilerine geçişi için finansmanın nasıl sağlanacağı üzerinde yoğunlaşacağını düşünüyorum" dedi.

IEA Başkanı Fatih Birol, Abu Dabi'de düzenlenen, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Devlet Başkanı Muhammed Bin Zayed Al Nahyan tarafından BAE'nin en yüksek sivil nişanına layık görüldüğü ödül töreni sonrasında değerlendirmede bulundu.

BAE'nin 30 Kasım-12 Aralık 2023 tarihlerinde düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28. Taraflar Konferansı'na (COP28) ev sahipliği yaptığını anımsatan Birol, COP28'de IEA'nın müzakerelerin başarıya ulaşması için "olmazsa olmaz" olarak nitelendirdiği 5 maddenin çoğunun yaklaşık 200 ülke tarafından kabul edildiğini söyledi.

Birol, bu maddeler arasında en önemlilerinden birinin küresel yenilenebilir enerji kapasitesini 2030'a kadar 3 ve enerji verimliliğindeki ilerleme hızını 2 katına çıkarma taahhüdünün yer aldığına işaret ederek, bu taahhütlerin yaklaşık 200 ülke tarafından imzalanmasında, COP28 ve IEA Başkanlığında yapılan bir dizi toplantıda oluşan ortak görüşün etkili olduğunu dile getirdi.

Halihazırda aynı toplantıları COP29 Başkanı Mukhtar Babayev ile yaptıklarını ifade eden Birol, sözlerini şöyle sürdürdü: "COP29 Başkanlığı ile çok yakın çalışıyoruz. Bence COP29'da eğilinmesi gereken birçok konu var ancak en kritik olanlardan birini seçecek olursam, o da gelişmekte olan ülkelerin temiz enerji teknolojilerine geçişteki finansmanının nasıl sağlanacağı. Dünya Bankası gibi uluslararası finans kuruluşları ve uluslararası toplum, bu ülkelere finansman sağlanmasında hangi mekanizmalarla nasıl yardımcı olabilirler? Bu açıdan müzakerelerin, gelişmekte olan ülkelerin temiz enerji teknolojilerine geçişi için finansmanın nasıl sağlanacağı üzerinde yoğunlaşacağını düşünüyorum. Biz de bu konuda COP29 Başkanlığı ile görüşüyoruz ve bir plan çıkarıyoruz. İlk toplantımızı Paris'te yaptık. Ben de 3 Haziran'da Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve hükümet üyelerini ziyaret edeceğim ve COP28'in başarısını bu yıl Bakü'de COP29'da nasıl daha ileri noktaya taşıyabileceğimizi görüşeceğiz."

Birol, geçen yıl BAE'de yapılan BM iklim müzakerelerinin bu yıl Azerbaycan'da, gelecek yıl da Brezilya'da düzenleneceğini, böylece iklim zirvelerinin üst üste 3 yıl petrol üreten ve ihraç eden ülkelerde gerçekleştirilmiş olacağını belirtti. Bu 3 ülkenin bir araya geldiği ve ilk kez bir eş güdüm mekanizması kurulduğunu ifade eden Birol, "IEA olarak bizim de desteklediğimiz bir mekanizma. Bu mekanizmanın, ülkeler arasında tamamlayıcı ve destekleyici sonuçlar çıkarılmasına yardımcı olacağını düşünüyorum" dedi.

Birol, iklim müzakerelerinin petrol üreticisi ve ihracatçısı ülkelerde yapılmasının bu ülkelerin temiz enerji dönüşümlerini hızlandırmasına katkı sağlayacağını umduğunu söyledi. Bu toplantıların ülkelerdeki temiz enerji dönüşümüne belli bir ivme sağladığını dile getiren Birol, "Ama bu ivmenin ne kadar uzun süreli olacağını zamanla göreceğiz. Hem BAE hem de Azerbaycan'da temiz enerji dönüşümünde adım atma konusunda hükümeti son derece istekli görüyorum" diye konuştu.

Birol, iklim müzakerelerinde ülkelerin birçok taahhüt açıkladığını, BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Sekretaryası ile kurdukları takip mekanizmasıyla bu hedeflerin nasıl gerçekleştiğini izlediklerini belirtti. Hedefler ve atılan adımları karşılaştırdıklarını söyleyen Birol, "Her ülkenin verdiği sözler ve yaptıklarını karşılaştırarak sonuçlarını şeffaf bir şekilde yayınlayacağız" ifadesini kullandı.

IEA'nın hesaplamalarına göre, Çin dışındaki gelişmekte olan ülkelerde temiz enerji yatırımlarının gelecek 10 yılda bugünkü seviyesine göre yaklaşık 7 kat artması gerekiyor. Bu da 2030'lara kadar yıllık 1,4 ila 1,9 trilyon dolar yatırım ihtiyacı anlamına geliyor. Söz konusu yatırımların gerçekleşebilmesi için başta uluslararası kalkınma kuruluşlarının sağladığı finansman dahil olmak üzere bu alandaki finansmanın 3 katına çıkması gerekiyor.

Kaynak: BLOOMBERGHT

Enerji Tedarikçileri Yeni Akıllı Sayaç Uygulama Kurallarına Uyacak

Birleşik Krallık Hükümeti, tüketicilerin korunması ve hizmet kalitesinin artırılması amacıyla akıllı ölçüm kapsamında tüketiciye yönelik yeni bir uygulama kuralları sunmayı planladığını açıkladı.

Hükümet, tüketicilere akıllı ölçüm hizmetlerinde daha fazla güven ve memnuniyet sağlamayı amaçlayan yeni kurallar geliştirildikten sonra tüm enerji tedarikçilerinin bu kurallara bağlı kalmasını ve uymasını bekliyor. Önerilen uygulama kuralları, en iyi uygulamaların sektör genelinde benimsenmesini teşvik etmeyi, net beklentiler oluşturmayı ve akıllı ölçüm ile proaktif ve sürekli olarak olumlu bir tüketici deneyimi sağlamayı amaçlamakta. Buna, kurulum sonrası desteğin iyileştirilmesi ve tüketicilerin akıllı ölçüm sistemleriyle ilgili sorunlarının daha hızlı çözülmesinin de dahil olduğu belirtiliyor.

İngiltere'deki hanelerin enerji kullanımlarını daha iyi yönetmelerini sağlayan akıllı sayaçların, ailelere enerji faturalarında yılda yaklaşık 40 Euro tasarruf sağladığı görülmüştü. Ayrıca daha ucuz enerji tarifelerine erişimi mümkün kılarak, elektrikli araçlarını yoğun olmayan saatlerde şarj edenler için yılda 900 Euro’ya kadar ek tasarruf sağlama potansiyeline sahip olduğu belirtiliyor.

Kaynak: ENERGYLIVENEWS

Rusya, Özbekistan'a Nükleer Enerji Santrali İnşa Edecek

Rusya ile Özbekistan arasında, Özbekistan'da düşük kapasiteli nükleer enerji santralinin inşasına ilişkin anlaşma imzalandı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, resmi ziyaret kapsamında bulunduğu Özbekistan'ın başkenti Taşkent'te Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile görüştü. Görüşmenin basına açık kısmında konuşan Putin, Özbekistan'ı 'stratejik ortak ve müttefik' olarak tanımlayarak, “Ekonomik bağlarımızdaki büyüme çok etkileyici. Ticaret hacmimiz geçen yıl yaklaşık yüzde 30 arttı” dedi.

Rusya'nın Özbekistan'a doğrudan yatırımlarının 10 milyar dolara ulaştığını aktaran Putin, Rus sermayesine sahip 3 bin şirketin de Özbekistan'da faaliyet gösterdiğini söyledi. Mirziyoyev ise Putin'in “tarihi” bir ziyaret gerçekleştirdiğini belirterek, “Ziyaret, ülkelerimiz arasındaki kapsamlı stratejik ortaklık ve müttefiklik ilişkilerinde yeni bir çağın başlangıcını müjdelemektedir” ifadesini kullandı.

Rus petrol, petrol ürünü ve doğal gazının Özbekistan'a sevkiyatını artırmaya yönelik anlaşmalar imzalandığını dile getiren Mirziyoyev, Özbekistan doğal gaz iletim altyapısının da geliştirileceğini kaydetti. Kremlin'den ziyarete ilişkin yapılan açıklamada da taraflar arasındaki görüşmelerin ardından değeri 20 milyar dolara yaklaşan çeşitli anlaşmaların imzalandığı bildirildi. Açıklamaya göre, imzalanan anlaşmalar arasında, Rusya'nın Özbekistan'da düşük kapasiteli nükleer enerji santrali inşa etmesi de bulunuyor. Gerçekleşmesi halinde Orta Asya'nın ilk nükleer santrali olacak proje için başka detay paylaşılmadı.

Kaynak: MSN.COM

HAFTANIN RAPORU

Karbon Fiyatlandırmasından Elde Edilen Gelirler 2023 Yılında İlk Defa 100 Milyar Dolar Eşiğini Geçti

Dünya Bankası’nın Karbon Fiyatlandırmasının Durumu ve Eğilimleri 2024 raporuna göre, küresel karbon fiyatlandırması sonucu elde edilen gelir 2023 yılında 104 milyar dolar büyüklüğünde rekor düzeye ulaştı.

Rapor bulguları Brezilya, Hindistan, Şili, Kolombiya ve Türkiye gibi büyük orta gelirli ülkelerin karbon fiyatlandırması uygulamalarında ilerleme kaydettiğini gösteriyor. Enerji ve sanayi gibi geleneksel sektörler baskın olmaya devam ederken, havacılık, denizcilik ve atık gibi yeni sektörlerde karbon fiyatlandırması giderek daha fazla dikkate alınıyor. AB'nin şu anda geçiş aşamasında olan Karbon Sınır Ayarlama Mekanizması da hükümetleri demir-çelik, alüminyum, çimento, gübre ve elektrik gibi sektörler için karbon fiyatlandırmasını değerlendirmeye teşvik ediyor.

Raporun tamamına BURADAN ulaşabilirsiniz.

İNFOGRAFİK / GRAFİK