Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Sakarya Gaz Sahasında 2020 yılındaki keşfin ardından gazın karayla buluşarak Türkiye’nin doğal gaz üssü haline gelen Filyos Doğal Gaz İşleme Tesisinde incelemelerde bulundu. Sakarya Gaz Sahası’nda şu ana kadar 23 kuyu kazdıklarını kaydeden Bakan Bayraktar, “Üretimimiz, 2,7 milyon metreküpe ulaşmış durumda. En kısa zamanda bu üretimi 10 milyon metreküpe akabinde de nihai olarak günlük 40 milyon metreküpe çıkarmak ve 15 milyon hanemize doğal gazı buradan tedarik etmeyi hedefliyoruz.” dedi.
Bakan Bayraktar, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ile birlikte Filyos Doğal Gaz İşleme Tesisi ve Filyos Limanı’nda incelemeler yaptı. İnceleme gezisinin ardından bir açıklama yapan Bakan Bayraktar, kış aylarında doğal gazın ağırlıklı olarak tüketildiği bir dönemde bu ziyareti gerçekleştirdiklerini vurgulayarak “Karadeniz Gazı, 2020 yılındaki keşif sonrasında 3 yıldan kısa bir süre içerisinde karaya getirdiğimiz ve BOTAŞ’ın sistemine hemen buradan birkaç kilometre ileride bağladığımız lokasyondayız. Filyos, bu anlamda hakikaten Türkiye’nin doğal gaz üssü haline geldi diyebiliriz.” dedi.
Bayraktar, buradaki çalışmaların yoğun bir şekilde devam ettiğini anlatarak “Bugün itibarıyla üretimimiz 2,7 milyon metreküpe ulaşmış durumda. Ve inşallah en kısa zamanda bu üretimi 10 milyon metreküpe akabinde de nihai olarak günlük 40 milyon metreküpe çıkarmak ve 15 milyon hanemize doğal gazı buradan tedarik etmeyi hedefliyoruz.” diye konuştu.
Sakarya Gaz Sahasında şu ana kadar 23 kuyu kazdıklarını belirten Bayraktar, “Dünyanın en hızlı geliştirilen projelerinden biri oldu. 170 km. mesafeden gazı taşıyoruz. Buradan da BOTAŞ’ın sisteminden evlerimize, tüketicilerimize ulaştırıyoruz. İnşallah projeyi önümüzdeki süreçte daha da hızlandırmak suretiyle milletimizin, memleketimizin, sanayimizin, evlerimizin ihtiyacı olan doğal gazın önemli bir kısmını buradan sunmuş olacağız.” dedi.
Kaynak: ETKB
Enerji alanında düzenlemeler içeren Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Başkanlığı’na sunuldu. 16 maddeden oluşan kanun teklifine göre yenilenebilir enerji kaynağına dayalı tesislerin kurulmasına imkan sağlanacak.
AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, Grup Başkanvekili Bahadır Yenişehirlioğlu ve teklifin ilk imza sahibi AK Parti Zonguldak Milletvekili Ahmet Çolakoğlu ile Meclis'te gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Türkiye’nin milli maden ve enerji politikalarını değişen uluslararası koşullara uygun hale getirmeyi, kaynakları ve potansiyeli Türkiye Yüzyılı hedefine yürürken etkin ve verimli kullanmayı arzu ettiklerini dile getiren Güler, kanun teklifi hazırlığında bunları dikkate aldıklarını söyledi. Abdullah Güler, temel amaçlarının yenilenebilir enerji kaynaklarını artırmak, yetersiz kalan bazı hukuki düzenlemeleri yapmak olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
“Getirilen düzenlemeyle, Maden Kanunu kapsamında uygulanan UMREK Raporlama Sistemi üzerinde değişikliklere imza atacağız. UMREK koduna göre rapor hazırlama şartı aranmaksızın Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğünün buluculuk hakkı kazanmasına da bu kanun teklifimizde yer veriyoruz. Teklifimizle içme ve kullanma suyu temin edilen rezervuarlar ve sulak alanlar, Kıyı Kanunu kapsamında kıyı ve sahil şeritleri hariç olmak üzere belirlenen alanlarda yenilenebilir enerji kaynağına dayalı tesislerin kurulmasına imkan sağlanacak.”
Sıvılaştırılmış doğalgazla ilgili de teklifte düzenlemelerin bulunduğunu aktaran Güler, şu ifadeleri kullandı:
“Teklifimizle, doğalgazın sıvılaştırılma faaliyetinin depolama faaliyetinden ayrıştırılarak bağımsız bir piyasa faaliyeti olarak tanımlanması amaçlanmıştır. Böylelikle son dönemde yaşanan enerji krizleri nedeniyle başta AB ülkeleri olmak üzere ülkemiz üzerinden gerek boru hatlarıyla gerekse LNG olarak yoğun şekilde artan ihracat talepleri bakımından hem yerli üretim doğalgazımızın hem de farklı kaynaklarından ülkemize ithal edilen doğalgazın ülkemizde sıvılaştırılarak dünya piyasalarına LNG olarak hazırlanabilmesinin ayrı bir piyasa faaliyeti olarak sağlanmasına teklifimizde yer verdik.
Güler, Türkiye'nin “doğal gazda ticaret merkezi olma” hedefi çerçevesinde yüzen LNG terminallerine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu tarafından depolama tesislerinden farklı istisnai düzenlemeler yapılabilmesine imkan tanınacağını belirtti. Mevcut depolama tesislerinin, kapasitelerinin daha etkin ve verimli kullanılabilmesi amacıyla sisteme girişe ilişkin hükümlerden muaf tutulmasının hedeflendiğini kaydeden Güler, “Her ülke için ayrı ayrı ihracat lisansı verilmekteyken birden fazla ülke için tek ihracat lisansı verilmesiyle de bu uygulamayı hayata geçirmiş olacağız” bilgisini paylaştı.
Deprem durumlarında vatandaşların enerjiye hızlı ulaşmasını sağlamak için farklı bir düzenlemenin hayata geçirileceğinin altını çizen Güler, “Olağanüstü Hal kararı veya genel hayata etkililik kararı alınan yerlerde geçici süreli bağlantı talepleri için elektrik enerjisinin kullanıcılara hızlı ve kesintisiz ulaştırılması amacıyla Enerji Piyasası Düzenleme Kurulumuza yetki veriyoruz” dedi.
Kaynak: NTV
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK), “Enerji Sektöründe Siber Güvenlik Yetkinlik Modeli Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliği”, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Buna göre, Türkiye Elektrik İletim AŞ (TEİAŞ) Uzaktan Kontrol ve Kumanda Merkezi (SCADA) veya Enerji Yönetim Sistemi (EMS) ile seri tabanlı iletişim yöntemlerini kullanmadan haberleşen elektrik üretim tesisleri ve Black-Start özelliğine sahip elektrik üretim tesisi sahipleri, Enerji Sektöründe Siber Güvenlik Yetkinlik Modeli Yönetmeliği kapsamına alındı.
“Black-Start”, bir elektrik santralinin veya elektrik şebekesinin bir bölümünün, tamamen veya kısmen kapandığında, harici elektrik güç iletim şebekesinin desteği olmadan yeniden başlatılması anlamına geliyor.
Kaynak: BLOOMBERGHT
Nükleer Sanayi Derneği (NIATR) Başkanı Alikaan Çiftçi, Akkuyu NGS ile Türk firmalarının büyük deneyim kazandığını belirterek, “Türk nükleer sanayiciler, dünyaya açılmaya hazır” dedi.
Nükleer Sanayi Derneği (NIATR) Genel Kurulu yapıldı. Alikaan Çiftçi, yeniden NIATR Yönetim Kurulu Başkanı olarak seçildi. Yeni dönemde Türkiye’nin nükleer hedefleriyle uyumlu olarak daha etkin çalışmalara imza atacaklarını kaydeden NIATR Başkanı Alikaan Çiftçi, “Nükleer enerji ise bugün dünyada enerji sorunlarının bir çözümü olarak hükümetlerin programlarında yer alıyor. Hem yeni nükleer santral projeleri hem de küçük nükleer reaktörler (SMR) için yoğun çalışmalar sürüyor” dedi.
Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun (IAEA) nükleer enerjinin geleceğine ilişkin tahminine göre, nükleer elektrik üretim kapasitesinin 2050’ye kadar iki katından fazla artacağını kaydeden Çiftçi, “Bu kapsamda hem Türkiye’nin büyüyen nükleer hedefleri hem de dünyadaki bu tablo nedeniyle biz nükleer sanayiciler olarak rolümüzü ve etkinliğimizi güçlendireceğiz. Ortadoğu ve Afrika’da yeni nükleer santral projelerinde Türk şirketlerinin imzası olsun istiyoruz. Akkuyu NGS ile Türk firmaları nükleer enerji sektöründe hem inşaat yapımı hem de malzeme üretimi konusunda büyük deneyim ve know-how kazanmaya devam ediyor. Türk nükleer sanayiciler, yeni projelere, dünyaya açılmaya hazır” diye konuştu. NIATR’ın Türk iş dünyasının nükleer sektördeki hedefleri için rolünün önemli olduğuna dikkat çeken Çiftçi, “Dünya nükleer sektöründe NIATR’ın tanınan ve bilinen bir kuruluş olması için çok emek harcadık. Dünya Nükleer Birliği dahil çok sayıda kuruluşa üye olduk, çok sayıda iş birliği anlaşması yaptık. Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü (OECD) bünyesinde yer alan Nükleer Enerji Ajansı (NEA) ve IAEA dahil çok sayıda önemli kuruşla güçlü bir iletişim köprüsü oluşturduk. Yolumuz uzun ancak geldiğimiz noktayı da çok iyi buluyoruz. Türk nükleer iş dünyası dünyada da tanınmaya başladı” dedi.
Kaynak: DÜNYA
Afyonkarahisar, Bilecik, Eskişehir, Kütahya ve Uşak’a elektrik dağıtım hizmeti sağlayan Osmangazi Elektrik Dağıtım AŞ (OEDAŞ), başta bakım, onarım ve arıza alanlarında olmak üzere sektörde verilen eğitimlerin dijital ortama taşındığı “TEDAŞ Dijital Atölye Sistemi”ni kullanmak üzere TEDAŞ Genel Müdürlüğü ile iş birliği sözleşmesi imzaladı. Ankara’daki TEDAŞ Genel Müdürlüğü’nde gerçekleşen törene, TEDAŞ Genel Müdürü Ömer Sami Yapıcı ve OEDAŞ Genel Müdürü Fuat Celepci’nin yanı sıra her iki kurumun yöneticileri katıldı.
OEDAŞ Genel Müdürü Fuat Celepci, “Çalışanlarımızın mesleki bilgi ve becerilerini artırmaya yönelik eğitimleri, en kıymetli yatırımlarımızdan biri olarak görüyoruz. 3 milyon kişinin hayatına dokunan bir şirket olarak, bu eğitimlerle hem iş sağlığını ve güvenliğini en üst seviyede gözetiyor hem de kaliteli hizmet noktasında çıtayı her geçen gün daha yukarı taşıyoruz. TEDAŞ Genel Müdürlüğü tarafından kurulan TEDAŞ Dijital Atölye Sistemi ile saha çalışanlarımızın beş yılda bir zorunlu olarak İstanbul’da aldığı hatırlatma eğitimlerini artık zamandan ve mekandan bağımsız olarak dijital ortamda ve kendi bünyemizde yapacağız. Dijitalleşmenin sektörümüzü dönüştürdüğü ve geleceğini şekillendirdiği bir dönemde, TEDAŞ Genel Müdürlüğü’nün hayata geçirdiği bu kıymetli proje için başta Sayın Genel Müdürümüz Ömer Sami Yapıcı olmak üzere emeği geçen herkesi kutluyor, OEDAŞ adına teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu.
Proje kapsamında sektör çalışanlarına kendi bünyesinde verdiği eğitimleri dijital ortama taşıyan TEDAŞ; sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik, problem simülasyon sistemi, dijital deney sistemi ve etkileşimli bilgi sistemi teknolojileri kullanarak bu eğitimleri güçlendirdi. Dileyen elektrik dağıtım şirketleri bu eğitim modülünü alarak kendi bünyesinde kullanabiliyor.
Vangölü Elektrik Dağıtım AŞ (VEDAŞ), tüketicilerine kesintisiz enerji arzı sağlamak için çetin kış şartlarında özveriyle görev yapmaya devam ediyor. Hizmet bölgesi genelinde teyakkuz halinde çalışan ekipler bu sefer de Van’ın Erciş ilçesine bağlı 2.150 rakımlı Kızılören bölgesinde kesintisiz enerji mesaisindeydi.
Van’ın özellikle kırsal bölgelerinde kış şartlarının ağır geçtiğini söyleyen VEDAŞ Erciş İlçe İşletme Müdürü Nesrin Elif Arsla, “Yaz dönemini kışa hazırlanarak oldukça verimli bir şekilde geçirdik. Önleyici bakım çalışmalarımızla mevcut şebekemizi güçlendirirken yatırım çalışmalarımızla da şebekemizin ihtiyaç duyduğu bölgelerde yenileme çalışmaları yaptık. Gerekli noktalarda havai hatlarımızı yer altına alarak şebekemizi mevsimin olumsuzluklarına karşı da korumuş olduk. Kar ve arazi araçlarımız ile mobil jeneratörlerimizin bakımını yaparak her an kullanılabilir hale getirdik. Tüketicilerimizin memnuniyetini sağlamak için kış dönemine hazır bir şekilde girdik” dedi.
Tüketicilerine kesintisiz hizmet verebilmek için her şartta 7/24 görev başında olduklarını belirten Arslan, “İlçemiz, kar yağışının oldukça etkili olduğu bir bölgede yer alıyor. Özellikle kırsal bölgelerde ağır kış şartları, dondurucu soğuklar etkisini daha çok hissettiriyor. Bu olumsuzlukları aşmak için paletli araçlarımızı, kar motorlarımızı ya da arazi araçlarımızı kullanıyoruz. Bu araçların ilerleyemediği noktalarda ise yaya olarak şebekemize ulaşıyoruz. Tüketicilerimizin memnuniyetini sağlamak bizim en büyük motivasyonumuzdur. Bu motivasyonla ekip olarak kar-kış demeden çalışmalarımızı sürdürüyoruz, tüm gayretimizle sahada görevimizin başındayız” ifadesinde bulundu.
Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) son Gaz Piyasası Raporu’na göre, küresel gaz talebindeki büyüme, daha soğuk kış sıcaklıkları ve gevşeyen fiyatlar nedeniyle bu yıl artacak. Gelişmekte olan ekonomilerin tüketimdeki artışa öncülük edeceğine işaret edilen raporda jeopolitik riskler ve arz tarafındaki endişelerin fiyat oynaklığını tetikleyebileceği belirtildi.
2023 yılında, Çin, Kuzey Amerika ve Afrika ile Orta Doğu’daki gaz zengini ülkelerdeki büyüme diğer bölgelerdeki düşüşlerle kısmen dengelendiği için küresel gaz talebi sadece yüzde 0,5 oranında artmıştı. Pandemi kısıtlamalarının gevşemesi ve ekonomik faaliyetlerin geri dönmesiyle Çin, doğal gaz talebinin yüzde 7 artmasıyla dünyanın en büyük LNG ithalatçısı konumunu yeniden kazandı. Buna karşılık, Avrupa’da doğal gaz tüketimi yüzde 7 oranında düşerek 1995’ten bu yana en düşük seviyesini gördü. Bu gelişmeye yenilenebilir enerji kaynaklarının hızla yaygınlaşması ve nükleer enerjinin artan kullanılabilirliğinin hem Avrupa’da hem de Asya'daki olgun pazarlarda doğal gaz talebini azaltarak fiyatları düşürmesi de eklendi.
IEA’nın raporunda 2024 yılında küresel gaz talebinin yüzde 2,5 veya 100 milyar metreküp artacağı tahmin edilirken 2024'te kış aylarında daha soğuk hava sıcaklıklarının beklendiği ifade edilerek, konut ve ticari sektörlerde talebin artabileceği kaydedildi.
Kaynak: IEA
Columbia Üniversitesi Küresel Enerji Politikası Merkezinin (CGEP) Avrupa Elektrik İletim Sistemi İşleticileri Birliği verilerine dayandırdığı son analizine göre, 2022’de nükleer ve hidroelektrik kaynaklı elektrik üretiminin düşmesi doğal gazdan üretimin artmasına yol açtı ve Rusya-Avrupa gerilimi nedeniyle yaşanan “gaz krizinin” tırmanmasında etkili oldu.
CGEP uzmanı Anne-Sophie Corbeau, yaptığı değerlendirmede, yenilenebilir kaynaklı elektrik üretiminin artmasının beklenen bir durum olduğunu söyledi. Corbeau, bu eğilimin geçen yıllarda gözlemlenen gelişmelerin devamı niteliğinde olduğunu belirterek, “AB’nin birincil enerji sepetinde yenilenebilir enerji kullanımının artırılması konusunda çok iddialı hedefleri var ve yenilenebilir üretimin artırılması da bunun bir parçası” dedi.
Doğal gazdan elektrik üretilmesinin talebe ve diğer kaynaklardan üretime bağlı olduğunu dile getiren Corbeau, “Artan elektrik fiyatları, enerji verimliliği ve tasarrufu sayesinde elektrik talebinin düştüğü öne sürülebilir. Bu da yaşanan enerji krizine bir cevaptı” diye konuştu.
CGEP analizine göre, AB’nin elektrik üretimi geçen yıl 2022’ye kıyasla yüzde 2,3 azalarak 2 bin 401 TWh’e geriledi. Bu miktar bir önceki yıl yaklaşık 2 bin 458 TWh olmuştu.
Düşüşün en yüksek seviyeye ulaştığı ay yüzde 7,2 ile ocak olarak belirlendi. AB çapındaki genel düşüşün nedeninin 2022’de yaşanan krize karşılık devam eden verimlilik ve tasarruf önlemleri olabileceği ifade edildi. Geçen yıl önemli üretim düşüşlerinin yaşandığı ülkelerin başında Estonya, Bulgaristan ve Belçika yer aldı. Üretim artışı görülen ülkeler arasında ise Litvanya, Letonya ve Hırvatistan başı çekti.
Analizde, “Ülke düzeyindeki bu üretim değişiklikleri, elektrik ticaretindeki değişikliklerin yanı sıra talep azalmasından da kaynaklanıyor olabilir. Almanya’da, tüketimdeki tahmini yüzde 3 ila 4’lük düşüş ve ithalattaki artış nedeniyle elektrik üretimi yüzde 11 düştü” ifadesi kullanıldı.
Analizde paylaşılan verilere göre, Avrupa’da hidroelektrik kaynaklı üretim geçen yıl önceki yıla göre 50,6 TWh artarken, sıcak ve kurak yaz geçiren Güney Avrupa hariç 2022’ye kıyasla daha yağışlı koşullar nedeniyle tüm aylarda hidroelektrik kaynaklı üretimde artış görüldü. Hidroelektrikte en yüksek artış ise 2022’ye kıyasla iki kat fazla üretim yapan Portekiz’de yaşandı. Rakamsal olarak hidroelektrikte en yüksek üretim İtalya ve Fransa’da gerçekleşti.
Nükleer santrallerden elektrik üretimi de geçen yıl önceki yıla göre 8,9 TWh arttı. Almanya’nın son üç nükleer santralini Nisan 2023’te devre dışı bırakması nedeniyle nükleerden elektrik üretiminde en büyük düşüşü yaşayan ülke olduğu gözlendi. Fransa’da ise üretim artışı dikkati çekti. Yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretimindeki söz konusu artışlar, fosil yakıt kaynaklı üretimde düşüşe neden oldu.
Analize göre, geçen yıl önceki yıla kıyasla rüzgârdan elektrik üretimi 54,2 TWh, güneşten üretim de 30,2 TWh arttı. Kömür kaynaklı elektrik üretimi geçen yıl önceki yıla göre 120 TWh, doğal gaz kaynaklı üretim ise 71,8 TWh azaldı. Uzmanlara göre bu da AB’de arz-talep dengesinin iyileşmesini sağladı ve 2023’te gaz fiyatlarının istikrara kavuşmasına katkıda bulundu.
Kaynak: TEMİZ ENERJİ
Tesla Inc, 2025 yılının ortalarında üretime başlamayı planladığı ve kod adı "Redwood" olan yeni bir kitlesel pazar elektrikli aracının üretimine odaklanıyor. Proje hakkında bilgi sahibi kaynaklara göre, yeni modelin CEO Elon Musk’ın yenilikçi, uygun maliyetli platformlar üzerine inşa edilmiş uygun fiyatlı elektrikli araçlar ve sürücüsüz robotaksiler vizyonuyla uyumlu kompakt bir crossover olması bekleniyor.
Musk, hayranların ve yatırımcıların, yeni nesil, daha ucuz elektrikli otomobil platformlarında yapılması beklenen uygun fiyatlı elektrikli araçlara ve sürücüsüz robotaksilere yönelik iştahını uzun süredir kabartıyor.
Musk ilk olarak 2020’de 25 bin dolarlık bir araba üretme sözü vermiş, daha sonra bu planı rafa kaldırmıştı. Tesla'nın en ucuz teklifi Model 3 sedanın şu anda Amerika Birleşik Devletleri’nde başlangıç fiyatı 38 bin 990 dolar seviyesinde. Musk geçen yıl yüksek faiz oranlarının otomobil gibi pahalı ürünlere yönelik tüketici talebi üzerindeki etkisinden endişe duyduğunu söylemişti.
Kaynakların daha önce söylediğine göre Tesla ayrıca Berlin yakınlarındaki fabrikasında daha ucuz arabalar üretmeyi planlıyor ve daha ucuz elektrikli arabalar üretmek için Hindistan'da bir fabrika kurmakla ilgileniyor. Elektrikli araç üreticisinin ayrıca Şangay ve Fremont, Kaliforniya'da da fabrikaları bulunuyor.
Kaynak: REUTERS
Schroders Greencoat, Toucan Energy’den Birleşik Krallık’ın en büyük güneş enerjisi portföyünü satın aldı. 700 milyon sterlinlik işlem, İngiltere, Galler ve Kuzey İrlanda'da toplam 513,5 MW kapasiteye sahip 53 operasyonel güneş enerjisi çiftliğini içeriyor.
Ağırlıklı olarak Greencoat Solar II LP ve Greencoat Renewable Income LP dahil olmak üzere Schroders Greencoat tarafından yönetilen fonlar tarafından satın alınan portföyün önemli bir kısmı da 6 yerel yönetim emeklilik programı tarafından güvence altına alındı.
Cornwall Insight Baş Danışmanı Adam Boorman, “Bu işlem sadece en büyük operasyonel güneş enerjisi satışı olarak bir dönüm noktası değil, aynı zamanda Birleşik Krallık’ın yenilenebilir enerji hedeflerine doğru ilerlemesini desteklemeye devam etmesine yardımcı olacaktır” dedi.
Geçtiğimiz yıl, Birleşik Krallık’taki en büyük güneş parkı sahiplerinden biri olan Toucan Energy’nin Essex'teki Thurrock Belediyesi’ne 692 milyon Euro tutarında ödenmemiş borç bıraktığı bildirilmişti.
Kaynak: ENERGYLIVENEWS
Adil Dönüşüm Kapsamında Türkiye için Sanayi Politikası Alternatifleri
SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi’nin “Adil Dönüşüm Kapsamında Türkiye İçin Sanayi Politikası Alternatifleri” raporu yayınlandı. Raporda, ekonomik kalkınma ve karbonsuzlaşma hedeflerine ulaşmak için sektör spesifik büyüme veya sadece yeşil/ikiz dönüşüm odaklı politikaların ötesine geçilerek sürdürülebilir kalkınmayla uyumlu, sanayi, ulaştırma, finans ve ticaret politikalarının tümünü içeren “Yeni Kapsayıcı Sanayi Paradigması” önerildi. Bu sayede Türkiye’nin rekabet gücü artırılırken adil dönüşüm için de güçlü bir potansiyel yaratılacağı ifade edildi. Türkiye’nin birincil enerji tüketiminde sanayinin payının yaklaşık yüzde 35 olduğu, ancak üretilen yüklerin taşınması ve depolanması gibi faaliyetler için tüketilen enerji de dahil edildiğinde sanayi üretiminden kaynaklanan payın yüzde 50’ye ulaştığı, bu oranın sanayi stratejisi tasarımının önemini ortaya koyduğu vurgulandı.
Raporun tamamına BURADAN ulaşabilirsiniz.
DistribuTech International Orlando, ABD
27 - 29 Şubat 2024
Avrupa Enerji Verimliliği Konferansı 2024 Stadthalle, Avusturya
7 - 8 Mart 2024
16. Uluslararası Güneş Enerjisi & Teknolojileri Fuarı İstanbul, Türkiye
4 - 6 Nisan 2024
26. Dünya Enerji Kongresi Rotterdam, Hollanda
22 - 25 Nisan 2024
Avrupa Sürdürülebilir Enerji Haftası Brüksel ve Online
11 - 13 Haziran 2024
Küresel Enerji Dönüşümü 2024 New York, ABD
25 - 27 Haziran 2024
Küresel Yenilenebilir Enerji Zirvesi Venedik, İtalya
16 - 18 Eylül 2024